Kazaklar
1863 yılında yayımlanan Kazaklar, genç bir Rus aristokratının askerliği sırasında Kazaklar la tanışmasını ve farklı bir kültürle karşılaşmasını konu alır. Tolstoy’un kendi askerlik döneminde edindiği deneyimlerden yararlandığı bu romanda, Rus şehirleri ile Kazak köylerindeki yaşam gerçekçi bir üslupla karşılaştırılır. Dünyayı ve hayatı iki farklı yorumlayış biçimi çok çarpıcı bir dille aktarılır.
Mazlum Beyhan (1948): Tolstoy’dan çevirdiği İvan İlyiç’in Ölümü, Kafkas Tutsağı, Sivastopol ve Hacı Murat adlı romanlar da Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi’nde yayımlandı. Dostoyevski’den Suç ve Ceza ve Ecinniler, Gogol’den Bir Delinin Anı Defteri,ve Ölü Canlar Mazlum Beyhan’ın çevirdiği diğer başyapıtlar arasındadır. Ayrıca Çernişevski, Byelinski, Kropotkin ve Şçedrin’den Türkçeye kazandırdığı eserlerle son 35 yılın hiç tartışmasız en önemli Rus Edebiyatı çevirmenlerindendir.
Kitaptan,
I
Moskova tam bir sessizlik içinde. Karla kaplı yollarda araba gıcırtısı bile gelmiyor. Aydınlık tek bir pencere olmadığı gibi, yanan tek bir sokak lambası da yok. Uyuyan kentin üzerinde dalga dalga yayılan çan seslerinin sabahı haber verdiği saatler. Dışarıda kimsecikler yok. Yolcu beklerken oturduğu yerde uyuklayan bir gece arabacısı arada bir kar kum karışımından incecik çizgiler çizerek yer değiştirip karşı köşeye geçiyor, uyuklamayı sürdürüyor. Yaşlı bir kadın gelişigüzel dikilmiş birkaç mumun kıpkırmızı ışıklarıyla ikonaların metal kaplamalarında altınsı yansımalar yaratarak yanmaya başladığı kiliseye doğru yürüyor. Çalışanlar uzun bir kış gecesinden sonra işlerine gitmek için yollara dökülmeye başlamak üzereler.
Değerlendirmeler
Filtreleri temizleHenüz değerlendirme yapılmadı.